Enerji depolama ve soğutma sistemleri için karmaşık metal ve polimer parçalar üretildi. Bu parçalar, Yıkıcı Olmayan Değerlendirme (NDE) ekibi tarafından X-Ray ve CT taramalarına tabi tutuldu. Bu testlerle, parçaların saatte 200 mil hıza ulaşan yarış koşullarına dayanıklılığı sağlanıyor.
Ford Performance Motorsports'un güç aktarım lideri Christian Hertrich, testlerin mekanik dayanıklılık ve geometrik uygunluk içerdiğini söylüyor. Bu kapsamda, hassas ölçümler de metrologi aşamasında gerçekleştiriliyor.
Ford, bu test yöntemlerini yol araçlarında da uygulamaya başladıklarını belirtiyor. Örneğin, bir F-150 modelindeki far tutkal sorunu, NDE ekibinin tarayıcıları sayesinde bir gün içinde çözüldü. Bu yöntemler, tasarım ve üretimde yeni fırsatlar sunuyor.
Additive Manufacturing, özellikle F1 mühendisleri arasında zaman tasarrufu ve ağırlık azaltma avantajları nedeniyle büyük ilgi görüyor. 3D baskı, mühendislerin geleneksel yöntemlerle mümkün olmayan şekilleri yaratmasına olanak tanıyor.
Ford'un geliştirdiği bu 3D baskı parçalarının pistte nasıl performans sergileyeceği büyük bir merak konusu. Bunun etkileri, 2026 yılında daha net bir şekilde gözlemlenecek.
Ford, Red Bull F1 aracı için 3D baskı parçalar kullanarak yenilikçi bir teknolojiye öncülük ediyor. Bu yaklaşımlar, sadece yarış pistlerinde değil, yol araçlarında da devrim yaratma potansiyeline sahip. 2026'da bu yeniliklerin otomotiv dünyasına katkıları gün yüzüne çıkacak.